Başucu kitaplarımdan biridir Don Miguel Ruiz'in 'Dört Anlaşma'sı. Yoldan çıktıkça, dağıldıkça, bıkkınlık sardıkça tekrar tekrar okur kendime gelirim. Yönetmen Ömer Faruk Sorak'ın vizyondaki filmi '8 Saniye'nin kahramanı Esra İnal'ın da rüyalarında gördüğü adam Don Miguel Ruiz. Filmde de oynuyor.
Bu sebeple tekrar aldım elime kitabı ve sizinle de paylaşmak istedim. Belki filmi izledikten sonra kitabı da okumak istersiniz. Ötesi Yayınları'ndan...
1. Sözcüklerini özenle seç: Sözlerimiz kaderimizdir. Bu iddialı bir cümle midir? Hayatımızın akışına şöyle uzaktan bakmayı becerebilirsek, hayır değildir. Sözlerimiz en güzel rüyamızı da yaratabilir, en kötü kâbusumuzu da... Dedikodu yok, yargılamak yok, kendimizi durmadan eleştirmek, acıların insanı gibi konuşup derdimize yanmak yok!
2.Hiçbir şeyi kişisel algılama: Tabii bencillik üzerine kurduğumuz dünyamızda her şey bizim etrafımızda dönerken , her şeyin bizimle alakalı olduğunu zannederken bu biraz zor. Ve fakat bize söylenen, hakkımızda söylenen her şeyi üzerimize alır, yapıştırırsak duygusal çöplüğe döneriz. Kendi zihnimizdeki kendimizle ilgili susmak bilmeyen düşünceleri bile ciddiye almamalıyız. Hiçbir şey uğruna yeterince acı çekmedik mi Başkalarının davranışlarından ya da laflarından biz sorumlu değiliz.
3. Varsayımda bulunma: Ömrümüz varsayımda bulunmakla geçiyor. Diyelim seni aramadı çünkü... dolduruyorsun boşlukları. Beklediğini yapmadı çünkü... yazıyorsun bilip bilmeden sebepleri. Hep bir varsayım. Yaşamadan, gerçeğini bilmeden, öğrenmeden, sormadan, görmeden kafamızda varsayımlar yaratıyor, bunlara da inanıyoruz. Bu kadar yanlış anlama, küslük, kavga nereden çıkıyor sanıyorsunuz çünkü varsayım eşittir problem. Herkesin hayatı bizim gibi algılamadığını bir kavrayabilsek.
4. Daima yapabildiğinin en iyisini yap: Bu da son anlaşma. İnsan her an, her gün yapabileceğinin en iyisini yapamaz elbet. İnişlerimiz, çıkışlarımız, sebeplerimiz var. Ve fakat her an her gün o an için yapabileceğimizin en iyisini yapmalıyız. Bedenimiz için, işimizde, insan ilişkilerimizde, kendimizle ilişkimizde, pişirdiğimiz yemekte bile yapabileceğimizin en iyisini yapmak yaşamı dolu dolu, dört nala yaşamaktır. Bu dünyaya mutlu olmak için geldik değil mi?(Ayşe Özyılmazel'in kaleminden)
Bu sebeple tekrar aldım elime kitabı ve sizinle de paylaşmak istedim. Belki filmi izledikten sonra kitabı da okumak istersiniz. Ötesi Yayınları'ndan...
1. Sözcüklerini özenle seç: Sözlerimiz kaderimizdir. Bu iddialı bir cümle midir? Hayatımızın akışına şöyle uzaktan bakmayı becerebilirsek, hayır değildir. Sözlerimiz en güzel rüyamızı da yaratabilir, en kötü kâbusumuzu da... Dedikodu yok, yargılamak yok, kendimizi durmadan eleştirmek, acıların insanı gibi konuşup derdimize yanmak yok!
2.Hiçbir şeyi kişisel algılama: Tabii bencillik üzerine kurduğumuz dünyamızda her şey bizim etrafımızda dönerken , her şeyin bizimle alakalı olduğunu zannederken bu biraz zor. Ve fakat bize söylenen, hakkımızda söylenen her şeyi üzerimize alır, yapıştırırsak duygusal çöplüğe döneriz. Kendi zihnimizdeki kendimizle ilgili susmak bilmeyen düşünceleri bile ciddiye almamalıyız. Hiçbir şey uğruna yeterince acı çekmedik mi Başkalarının davranışlarından ya da laflarından biz sorumlu değiliz.
3. Varsayımda bulunma: Ömrümüz varsayımda bulunmakla geçiyor. Diyelim seni aramadı çünkü... dolduruyorsun boşlukları. Beklediğini yapmadı çünkü... yazıyorsun bilip bilmeden sebepleri. Hep bir varsayım. Yaşamadan, gerçeğini bilmeden, öğrenmeden, sormadan, görmeden kafamızda varsayımlar yaratıyor, bunlara da inanıyoruz. Bu kadar yanlış anlama, küslük, kavga nereden çıkıyor sanıyorsunuz çünkü varsayım eşittir problem. Herkesin hayatı bizim gibi algılamadığını bir kavrayabilsek.
4. Daima yapabildiğinin en iyisini yap: Bu da son anlaşma. İnsan her an, her gün yapabileceğinin en iyisini yapamaz elbet. İnişlerimiz, çıkışlarımız, sebeplerimiz var. Ve fakat her an her gün o an için yapabileceğimizin en iyisini yapmalıyız. Bedenimiz için, işimizde, insan ilişkilerimizde, kendimizle ilişkimizde, pişirdiğimiz yemekte bile yapabileceğimizin en iyisini yapmak yaşamı dolu dolu, dört nala yaşamaktır. Bu dünyaya mutlu olmak için geldik değil mi?(Ayşe Özyılmazel'in kaleminden)
Kitap Önerisi Dört Anlaşma
Reviewed by Yurdagül Çelik
on
Mayıs 21, 2021
Rating:
Güzel bir kitaba benziyor. Daha önce okumam lazımmış :(
YanıtlaSilOlsun :) Önemli olan fark etmek :)
SilTeşekkürler ilk alışverişimde mutlaka alıp, okuyup yorumlayacağım. :)
YanıtlaSilFiyatı da uygun :)
SilÇok doğru noktalar, hayatımızı gerçekten etkileyen noktalar bunlar. Teşekkürler :)
YanıtlaSilRica ederim :) Sevgilerimle :)
SilDördü de çok güzel öğütler, bize de uyması kalıyor. :) Çok teşekkürler.:)
YanıtlaSilBen teşekkür ederim Müjde abla :)
SilTam kritik noktalara değinmiş :)) Bu yayınevinden Tanrı ile Sohbet kitabını okumuştum, o da güzeldi.
YanıtlaSilTanrı ile Sohbet seri bir kitap.Ben de severek okumuştum o seriyi :)
SilTam bana göre... Teşekkürler... Sevgiler...
YanıtlaSilBence de sizin tarzınıza uyar :) Sevgilerimle :)
SilGüzel bir kitaba benziyor. Bir ara değerlendiririm artık. Paylaşım için teşekkürler:)
YanıtlaSilBence beğenirsiniz :) Okursanız değerlendirmenizi bilmek isterim :)Sevgilerimle :)
SilNe güzel bakış açıları varmış. Okumak iyi gelir gerçekten.
YanıtlaSilBence de iyi gelir :) Sevgilerimle :)
SilDaha önce okunacak kitaplar listeme eklemiştim. Yazını okuduktan sonra en kısa zamanda okumalıyim bu kitabi dedim kendi kendime.
YanıtlaSilBakalım siz ne düşüneceksiniz okuyunca :) Sevgilerimle :)
SilAha dedim ismi Dort anlatlasma Tarih kitabidir. Hemen bakiyim dedim. Meger 4 antlasma farkli bir seymis..
YanıtlaSilKitap bloglara suana kadar gördüğüm kadariyla psikolojik ve kişisel gelisim üzerine romanlar kitaplar okuyorlar.
Sizlere şiddetle tarihi romanlar tavsiye edecem.. ☺
Tabi sizin onerilerinizi de dikkate aliyom. Insallah ikinci el dukkaninda vardır ☺ bugün ugrayim.
Fiyatı 7-8 TL pek pahalı değil yani :) Tarihle daha çok erkek blog yazarlarımız ilgili sanırım.Eskiden daha çok ilgi duyardım şimdi ise ne kadar gerçek yansıtılıp anlatıldığından emin olamadığım için pek fazla ilgi duymuyorum :) Sevgilerimle :)
SilTekrar merhaba. Birönce ki yorumda yazdığım kitap ile bu kitabı almış okumuştum. Benim de ara ara açıp baktığım bir kitaptır. Hatta bazen rastgele sayfa açıp okuyorum...
YanıtlaSilBenim de öyle ara ara açık okuduğum kitaplarım vardır.Bu kitapta onlardan :) Teşekkürler :)
SilGayet güzel bir kitap imiş :) teşekkürlerrr :)
YanıtlaSilBen,teşekkür ederim :) Sevgilerimle :)
SilTam bana göre bir kitapmış bence :D
YanıtlaSilKeyifli okumalar öyleyse :)Sevgilerimle :)
SilBu kitapla bizi yine gönlümüzden yakaladın 😀
YanıtlaSilMutlu oldum öyleyse :) Teşekkürler :)
Silokumuştum, sadece iyi diye hatırlıyoom :)
YanıtlaSilÇok kitap okuduğun için bunu okumaman imkansızdı :)
SilMüthiş bir kitap. Ben bir defa okudum ama tek okumada bile şok etkisi yaratıyor. Peşine Beşinci Anlaşma'yı aldım. Okumadım gerçi onu ama başı bir türlü sarmadı. Ama Dört Anlaşma kesinlikle başucu kitabı.
YanıtlaSilBeşinci Anlaşma'yı bilmiyorum.Bakayım ona da :) Teşekkürler :)
SilNot alayim bunu belki kütüphanede de vardir.
YanıtlaSilBak bakalım vardır belki :)
SilSenden duymuştum önceden ama bu sefer unutmadan alayım
YanıtlaSilBence önemli bir kitap :) Umarım beğenirsin :)
SilHocam bunun beşinci anlaşma kitabı da var kapak fotoğrafı var bende bende en kisa zamanda alıp okuyacam inşallah bulurum
YanıtlaSilYorumunu görünce sevindim.Uzun süredir yoktun.Umarım iyisindir :)
SilTam okumam gereken bir kitap çünkü 2.sorun başımın belası herşeyi kişisel algılıyorum :)
YanıtlaSil:))
SilDaha önce hiç duymamıştım bu kitabı okuyacaklar listeme girdi.Teşekkürler.
YanıtlaSil