Kitap Önerisi Ütopya

Okumayı düşündüğüm kitaplar arasındaydı.Yeğenim İlke'nin kitaplığında görünce de hemen istedim ondan :) Belki de okumak için geç kaldım diye düşündüm.
Kitabın yazarı Thomas More.15.Yüzyılda İngiltere'de doğup yaşamış önemli bir filozof.1516 yılında yazdığı bu eserde ideal hayali bir ülkenin siyasi sistemini anlatıyor.İdeal ülke tasvirini de kendi ağzından değil başka bir kimlikle anlatarak başının belaya girmesini önlese de ilerleyen süreçte idam edilmekten kaçamıyor.Ölümünden 400 yıl sonra ise aziz ilan ediliyor.Kıymeti geç anlaşılanlardan yani..
Kitapta bahsedilen Ütopya adasını anlamak için aldığım notlara şöyle bir göz atalım;
-Kolay bulunmayan şey,doğrulukla mantıklıca düzenlenmiş bir toplumdur.
-Krallar yalnızca savaşı düşünür.Yararlı sanatlar,kralların umrunda değildir.
-Öldürmek,hırsızlığı cezalandırmak için çok ağır,önlemek içinse çok hafif bir cezadır.Açlıktan ölmemek için çalan bir adama en korkunç işkenceleri de yapsanız yine çalacaktır.
-Dünyada milyonlarca çocuk,bozucu,köreltici bir eğitim sisteminin pençesindedir.
-Toplum her insana eşit bir güvenlik sağlayamadığı sürece,bir insanı para çaldığı için öldürmek doğru değildir.
-Tanrı öldürmeyi yasak etmiş,biz ise bir kaç kuruş için adam asıyoruz.Olacak şey mi bu?
-Deliye,deliliğe uygun olarak karşılık verin.

-Bu adada bir öneri geldiğinde hemen o gün üzerinde tartışılmazdı.Böylelikle kimse ilk aklına gelen şeyi gelişigüzel ortaya atmaz ve halkın yararını unutmaz.
-İnsanlar tarım bilir,başka zanaatları da vardır.İnsanalar günde 6 saat çalışır,akşam sekizde yatar.
-Çalışma,uyku ve yemek saatleri dışındaki saatleri herkes istediği gibi kullanır.Fakat bu saatler boş boş,aylak aylak geçmez.
-Halk,zar,iskambil gibi aptal ve zararlı kumarları bilmez.
-Giysi markaları yoktur.Çalışırken deri ya da posttan kıyafetler giyerler ve bu giysi 7 yıl dayanır.
-Herkes yararlı işler için çalışır.
-Ütopya'da toplum kurumlarının amacı,herşeyden önce halkın istek ve ihtiyaçlarını gidermek,herkesi beden köleliğinden kurtarmak,düşüncelerini özgürce işletmek,kafa yetilerini bilim ve sanatla geliştirmek için mümkün olduğunca vakit bırakmaktır.
-Her şehirde 6000 aile vardır.Aileyi en yaşlı adam yönetir.
-İşsizlik ve tembelliğe yer yoktur.Burada ne meyhane vardır,ne fuhuş yeri,ne baştan çıkarma fırsatı,ne de gizli kapaklı toplantı yerleri.
-Bu mutlu toplumda herkes eşit olarak rahatlıkla payını alır.Dilencilik,yoksulluk bilinmeyen olağanüstü hallerdir.
-Süse,püse ve altın,inci gibi şeylere değer vermezler.
-Hayatlarında tatsız durumlar olsa da tabiat anaya şükrederler.
-Yabancıları çok iyi karşılarlar.Başka ülkede olup biteni öğrenmeye çok meraklıdırlar.
-Dış ticarette iki şeye önem verirler;dışarıda olan biteni iyi bilmek,bir de gemi işletmeciğini sağlam tutup geliştirmek.
-Soytarılardan pek hoşlanırlar.Onları gücendirmek ya da incitmek ayıp sayılır.Güleryüzlü olmayı ve şakalaşmayı severler.
-Yasalar,az,basit ve açık yorumla yapıldığı için kimsenin avukat tutmaya ihtiyacı yoktur.Herkes,yaman bir avukattır.Yalan,dolan yoktur.
-Savaşı ve kavgayı hayvanca bulup,tiksinir,iğrenirler.

-Düşmanı oyun gücüyle yenerler.Onlar için yiğitlik,düşmanı akıl yoluyla mat etmektir.
-Burada kimse dininden ötürü kötülenemez.
-Belki de Tanrı,insanların değişik inançlarda olmasını istemiştir.
-Cimrilik yoktur.Çünkü para değersizdir.
-Onlara göre insanı mezarın ötesinde bir mutluluk beklemektedir.Onun için ölenlere ağlanmaz.
-Yurttaşlar içeride sağlam bir dayanışma ile birbirine bağlı olduğu için,devleti dışarıdan gelebilecek tüm tehlikelere karşı rahatça koruyabilir.
Bu kitabın ilk sosyalist düşünceyi anlatan kitap olduğu söylemekte.O zamanlarda yazılmış bir kitap hala günümüze hitap ediyor.Özellikle kitabın bu yanı beni çok etkiledi.Kitabın son sayfalarından bir sayfanın fotoğrafıyla da yazımı bitirmek istiyorum.Keyifli okumalar...