Sevgili Handan,blogunda(http://metebilge.blogspot.com/) bir kitap çekilişi yapmış ve çekilişi ben kazanmıştım. Handan'a kocaman sevgilerimi ve teşekkürlerimi gönderiyorum.
Kitap,ilgimi çekmişti çünkü kitabın yazarı Virginia Woolf,sık sık sosyoloji derslerinde geçiyordu. Biraz size bu yazardan bahsetmek istiyorum.
İngiltere doğumlu olan Virginia Woolf, 25 Ocak 1882 tarihinde dünyaya gözlerini açmıştır.Annesi ve babası boşanıp başka insanlarla evlenmişler fakat daha sonra dul kalınca tekrar bir araya gelmişler. Hayatı boyunca hiç okula gidememiş ama sürekli kütüphanede kitap okuyarak kendini geliştirmiştir. Eserlerinde kadın hakları, sınıfsal farklılık, aşk, evlilik ve özgürlük temalarını kalem almıştır. Feminist akımın da kurucularından da olduğu bilinmektedir. Yaşadığı yıllar savaşların olduğu aşırı bunalımlı yıllardır. 28 Mart 1941'de içinde bulunduğu bunalıma dayanamayıp, evlerinin yakınlarında bulunan Ouse nehrine ceplerine taşlar doldurarak atlayıp intihar etmiştir.
Yazarı biraz daha iyi anlayabilmeniz adına onu bir sözünü de sizinle paylaşmak istiyorum;
“Düşsel planda kadın son derece önemlidir; gerçek yaşamda ise tümüyle önemsiz. Şiiri bir baştan öbür başa kaplar; tarihte ise hiç görülmez. Kurmaca yazında kralların ve fatihlerin yaşamlarına hükmeder; gerçek yaşamda ailesinin parmağına bir yüzük geçirdiği herhangi bir oğlanın kölesidir. Kurmaca yazında en esin dolu sözler, en derin düşünceler onun dudaklarından dökülür; günlük yaşamda hemen hemen hiç okuyup yazamaz ve kocasının malıdır. Tarih kadından hemen hemen hiç söz etmez.”
Gelelim kitaba.Kitap,sadece bir günü anlatıyor.Birinci Dünya Savaşı sonrası bir Londra sabahında başlıyor.Kitabın baş kahramanlarında Clarissa Dalloway,o akşam vereceği büyük bir partiye hazırlanırken,aynı gün Hindistan'dan hiç beklenmedik bir ziyaretçisi geliyor.İlk aşkı Peter.Bu ani gelişme karşısında birden uzak geçmişin anılarını hatırlamaya başlıyor Clarissa.Bütün yaşamı,ilişkileri,gençliğinde yaptığı tercihler geiyor gözünün önünden.
Kitapta bilinçakışı denilen bir teknik kullanılmış.Bol bol içsel konuşmalar var yani.Çok fazla eskiye gidiş,dönüşler ve irdelemeler var.Karakter sayısı da fazla.Yollarda(otobüste,dolmuşta,metroda)kitap okuyan biri olarak zorlandım okurken.Tekrar tekrar okumak zorunda kaldığım bölümler oldu.Kitaba o yüzden iyi odaklanmanız gerekiyor.Zihinsel çözümlemeler bol bol olduğu için kitabı okuyacaksanız bunu da göz önünde bulundurun derim.
Kitaptan birkaç alıntı da şöyle;
-Ne kızgın güneşten kork artık
Ne de azgın kışın hışmından.
-İnsanın hissettiklerini söylememesi çok yazık
-Ölmek istemiyordu. Hayat güzeldi. Güneş ısıtıyordu. Ama ya insanlar?
-Herkes evlenirken bazı şeylerden vazgeçerdi.
-Güller, diye düşündü alayla. Hepsi çöpe güzelim. Yeme-içme, çiftleşme, iyi günler, kötü günler derken hayatın hiç de ilgisi yoktu güllerle, hem dahasını söyleyeyim mi sana, Carrie, Dempster, alınyazısını hiçbir kadının, Kentish Town'daki hiçbir kadının yazgısıyla değişmez yine de! Tek istediği acınmak. Güllerin yitirilişi için.
-Zekâ,saçmalıktı. İnsan hissettiğini söylemeliydi.
-"Ah hayatımı yeni baştan yaşayabilseydim!"
-"Çabalar biter. Zaman, yelken direğinde çırpınır. Orada dururuz; orada kalırız. Kaskatıyızdır, insanın bedenini sadece alışkanlıkların iskeleti dik tutar."
-Artık kimse üstüne bir şey söylemeyecekti, kimseyi yargılamayacaktı. Çok genç, aynı zamanda anlatılmaz şekilde yaşlı buluyordu kendini. Hem her şeyi bir bıçak gibi delip geçiyor, hem de dışarıda kalıp bakıyordu.
Bu kitabın,1997 yılında çevrilmiş bir filmini de buldum dün akşam.Size farklı bir bakış açısı kazandıracak bir kitabı,filme aktarmışlar.
Bu kitapla beni tanıştırdığı için Handan'a tekrar teşekkür ediyor ve hepinize içsel barışınızı sağladığınız,mutlu günler diliyorum...
Çekilişten Kazanilan Kitap (Mrs.Dalloway)
Reviewed by Yurdagül Çelik
on
Ekim 07, 2018
Rating:
Sayende bizde öğrenmiş olduk.Once kitabini okuyup sonra da filimini izlemek isterim.
YanıtlaSilBilgilendirici paylaşım icin teşekkürler💓💓
Değişik bir bakış açısı katacaktır diye düşünüyorum :) Sevgilerimle İnciciğim :)
SilKutlarım :)
YanıtlaSilTeşekkürler :)
SilHayatının çok dramla geçtiğini hatırlıyorum, zaten senin de yazdığın üzere sonunda dayanamayıp intihar etmiş:( ben nedense yıllar önce bir kitabını almıştım ama sarmamıştı..:( Deniz Feneri'ydi galiba yanlış aklımda kalmadıysa....eline sağlık Yurdagül'cüğüm, ayrıntılı bir tanıtım olmuş.:)
YanıtlaSilHerkesin rahatlıkla okuyabileceği bir tarzı yok.Ben özellikle yazarın da tanıtılmasını istedim.Teşekkürler ablacığım :)
SilÇok iyi bir düşünür ve yazarmış.Her şeyi anladığı için mutsuzdu bence... Mesela ilişkimde ben,onun bir cümlesiyle, benim için engel teşkil şeyi çözdüm.Ve bizi ayıran da bu.Cümle şuydu: Kaskatıyızdır, insanın bedenini sadece alışkanlıkların iskeleti dik tutar." Yani ben her şekilde kaybediyordum.Bunları yazmakta sakınca görmüyorum.Kusuruma bakma kızım :((
YanıtlaSilSavaş döneminde büyüdüğü için baya buhranlı bir hayatı olmuş.Almanya'da Hitlerîn ortalığı kasıp kavurduğu zamanlarda çok korkarmış başka ülkeler de ondan.
SilYaz tabi ablacığım,neden sakıncası olsun?Zaten gizledikçe büyüyor içine attıklarımız.Sevgiyle kucaklıyorum seni :)
İlk okuduğum kitabı Kendine Ait Oda'da hayran oldum yazara. Bu kitabı ise Saatler filmini izlediğimden beri merak ediyordum. Dediğin gibi dikkat gerektiren bir kurgusu var , insan aynı cümleleri tekrar okumak zorunda kalabiliyor ama aynı zamanda ilginç bir dinamiği ve akıcılığı var.
YanıtlaSilÖptüm seni :)
Farklı bir kitap okumuş oldum ben de :) Tekrar teşekkürler :)
SilHayatının olumsuzluğu onun iyi bir yazar olmasını sağlamış. Kitabı ben de okumadım, filmeden önce okumak isterim ben de.
YanıtlaSilAslında kötü gördüğümüz birçok şey sayesinde yeni edinimler kazanırız.Pozitif psikoterapi eğitimlerinde de insanların bu yönlerine odaklanıyoruz biz.Teşekkürler :)
SilFilmi izledim, gayet basarılıydı. Ancak, kitabı henüz okumadım. Tebrikler ...
YanıtlaSilZihinsel olarak kendinizi vererek okuyabileceğiniz bir kitap.Teşekkürler :)
SilKitap güzelmiş,öncelikli olarak tebrik ederim..✔ Kitabı tanıtınca aklıma tv,de oynayan bir film geldi..😊 Adı "10 DAYS IN A MADHOUSE - Bir akıl hastanesinde 10 gün" 1887 yılında, Joseph Pulitzer için çalışan 23 yaşındaki haber muhabiri Nellie Bly, Blackwell Adası’nda bulunan akıl hastanesi hakkında haber yapmak üzere gizli göreve gider. Burada kaldığı 10 gün boyunca, hastalar üzerinde uygulanan suistimale, eziyetlere ve hatta cinayetlere tanıklık edecektir..FİL TV'de zaman zaman gösteriliyor,denk gelirseniz eğer izlemenizi tavsiye ederim..Psikolojik danışman olduğunuz için size önerdim..🙂 Virginia Woolf'un hayat hikayesi de Nellie Bly kadar çok ilginç,filmi olursa izlerim..Elinize sağlık..✔😊
YanıtlaSilPostun sonunda 1997 yılında çevrilmiş olan filmini de söylemiştim,sanırım gözünden kaçtı.Aynı adla filmi de var.İzle bi bakalım :)Ben de senin önerdiğin filmi not aldım,uygun zamanda izleyeceğim.Teşekkürler Ertuğrul :)
Silçok doğru gözümden kaçmış🤔 "Bayan Dalloway" filmine yeniden baktım,pek yabancı gelmedi sanki tv,de izledim gibi..Bu tür sosyolojik filmler hep dikkatimi çeker ve izlerim..Nellie Bly'de bunlardan biriydi.. "Bayan Dalloway"ı tekrar izleyim bi ara..✔
Sil"-Zekâ,saçmalıktı. İnsan hissettiğini söylemeliydi."✔ Ben de hissettiğimi söyledim işte..😊 Kolay gelsin..🙂
Teşekkür ederim Ertuğrul :) Kolaylıklar dilerim ben de :)
Silne güzel, çekilişlerden birşeyler kazanmayı çok seviyorum:)) şansınız daim olsun YUrdagül Hanım, kitabı çok güzel anlatmışsınız ayrıca, ben de okumuş ve sevmiştim, sevgiler:)
YanıtlaSilTanıtımımı beğenmene sevindim :) Bir çekilişten daha kitap kazandım :) Kitap çekilişlerinde sanırım şanslıyım :)
SilPek okuyacağım türden değil ama listeye alayım. Belki ileride fikrim değişir. Teşekkürler şekerim :)
YanıtlaSilSen daha iyi bilirsin canım benim :) Öptüm,şeker :)
SilVirginia Woolf yasam görüsüyle de sevdigim yazarlardan. Bu kitabini okumadim okuyayim ben de 😊
YanıtlaSilDaha farklı bir kitabını okuyamam herhalde.Beynim yandı bu kitaptan.Çok dikkat istiyor :)
SilBaşarılı çalışmalar ama hüzünlü bir son olmuş yazar için..Zihni yoran ve tekrara düşen cümleler...Kitaba fazla ısınamıyorum o zaman ben ne yazık ki..
YanıtlaSilBen de zorlandım,iyi konsantre olmak gerekiyor.
SilVirginia Woolf sevdiğim,farklı bir kadın yazardır.Kendine Ait Bir Oda isimli kitabı da çok güzel ..
YanıtlaSilBu kitabını da okuyacağım en kısa zamanda:) Ne güzel çekilişten kitap kazanmak çok güzel oluyor gerçekten 😊 iyi okumalar
Evet ara ara çekilişlerden kazanıyorum kitap.Geçen yine kazandım,bekliyorum kitabı :) Şanlı mıyım neyim :) Teşekkürler :)
SilI love your blog! It is so interesting and awesome!
YanıtlaSilI want to offer you the mutual support of blogs :) Maybe you want to follow me through the GFC?
Just let me know on my blog, and I will follow back!
Have a nice day!
xoxo, Nastya
MY BLOG NASTYA DEUTSCH
INSTAGRAM
Thanks :)
SilKitap bence okunasıymış anlattığına göre. güzel de anlatım olmuş kalemine sağlık paylaşımın için teşekkür ederiz.
YanıtlaSilGüzel sözler
Bende şuanda kendime ait bir oda adlı kitabını okuyorum sevgili Virginia Woolf'un. Görünce dikkatimi çekti, bunu da not etmiş oldum :) Kaleminize sağlık :)
YanıtlaSilKeyifli okumalar olsun öyleyse :)Teşekkürler :)
Siliyi yazar iyi kitaaap. saatler adlı filmi izleseneeee onun hayatıııı çokzel fılıım :)
YanıtlaSilO filmi izlemiş, biraz durağan bulsam da sevmiştim :)
SilVirginia Wolf è una delle mie scrittrici preferite e questo libro è un suo libro rappresentativo.
YanıtlaSilSaluti,
Flo