Kitap Önerisi Kitlelerin Psikolojisi

İskenderun'dan gelen arkadaşımın hediyesi olan bir kitap bu. İkimiz de sosyoloji okuduğumuz için bu tür kitapları önemsiyoruz. Severek okudum kitabı ve bu nazik arkadaşıma çok teşekkür ediyorum :)
Kitaba geçmeden önce size biraz kitabın yazarı hakkında bilgi vermek istiyorum;
Gustave Le Bon, 1841 doğumlu Fransız sosyolog ve antropologdur. Asıl eğitim aldığı konu tıp olmasına rağmen daha sonra sosyal bilimlere yönelmiştir. Devrimlerden ve özellikle Fransız Devrimi'nden  nefret etmiş,1895 yılında kendini de üne kavuşturan ''Kitlelerin Psikolojisi''adlı eseri yazmıştır. Le Bon'un düşüncesine göre topluluk gibi temsil işlevi gören meclislerin de kitle psikolojisini yansıtan bir "kalabalık" olduğunu savunuyordu. Antropoji alanında istediği başarıya ulaşamasa da sosyolojik açıdan bakışı birçok görüşü etkilemiştir. Atatürk de onun fikirlerinden etkilenmiştir.

Kitap 3 bölümden oluşuyor. Kitabın birinci bölümünde Kitlelerin Ruhu,ikinci bölümünde Kitlelerin Fikir ve İnanışları,üçüncü bölümde ise Farklı Kitle Kategorilerinin Sınıflandırılması ve Betimlemesi anlatılıyor.
Kitaba göre  kolayca manipüle edilebilen,ilkel içgüdüleriyle hareket eden ve saldırganca davranmaya meyilli olarak oluşturan kitleler,modern dünya için büyük bir tehlike arz etmektedir. Bireyler,kitlelerin içinde kaybolarak muhakeme yeteneklerini kaybederler,barbarca hislerle sürüklenirler ve bu yıkıcı güç ise ülkelerin temelini oluşturur.
Kitap,insanın sorgulama yeteneğini geliştiren güzel bir örnek. Günümüz Türkiye'ni de düşüneceksiniz okurken. Kitapta alnı çizdiğim baya kısım olmuş.Ben onların içinden seçerek,çizdiğim bazı kısımları sizlerle paylaşmak istiyorum;
-Bilinçli davranışlarımız özellikle kalıtsal etkilerin belirleyici olduğu bilinçsiz bir alt katmandan türemektedir. Günlük eylemlerimiz çoğu,farkında olmadığımız gizli güdülerin bir sonucudur.
-Ünlü bir matematikçiyle bir kunduracı arasında entellektüel açıdan bir uçurum olabilir,ama karakter ve inançlar söz konusu olduğunda aradaki fark ya çok azdır ya da hiç yoktur.
-Bir kitlenin içinde her duygu,her davranış o derece bulaşıcıdır ki birey kendi yararını,kollektif yarar lehine çok kolayca feda eder.
-Kitle psikolojisinde bilinçli kişilik uyuşur,irade ve ayırt etme yetisi ortadan kalkar. Duygular ve düşünceler artık hipnotizmacı tarafından belirlenen tarafa yönlendirilmiştir.

-Kitle psikolojisinde bir inanç ya da fikrin zaferi için kişilerin canlarını feda etmesi noktasına getirilmesi çok kolaydır.Kişiler,şan şeref ve onur gibi kavramlarla coşturulur.
-Kolayca cellat olan kitle,aynı kolaylıkla kendini davası için feda eder.
-Kitleler çarpıklığı göremez ve hayal gücünün çarpıttığı olayı gerçeğiyle karıştırır.
-Tarih kitaplarını tamamen hayal gücüne dayalı eserler olarak görmek gerekir. Bunlar kötü gözlemlenmiş olaylar hakkında,aradan zaman geçtikten sonra yorum katılarak yazılmış öykülerdir.
-Oluşturan kitleler,çelişki ve tartışmayı kabul etmez,hoşgörüşüz ve otoriterdir.
-Kitleler ne düşünme ne de akıl yürütme yeteneğine sahip oldukları için gerçeğe aykırı olanı ayırt edemezler. Kitleyle samimi bir iletişim kuran hatip ise onları etkiler ve yönlendirir.
-Bir rüyanın peşinden giderek barbarlıktan uygarlığa geçmek,ardından bu rüyanın gücünü yitirmesiyle birlikte düşüşe geçip ölmek;İŞTE BİR HALKIN YAŞAM DÖNGÜSÜ budur..