Balkanlar Turu(3.Bölüm)

Akşam Üsküp'te otelimizde hazırlanarak Makedonya gecesine katıldık.Akşam yemeği menüsündeki çorba,bizim bildiğimiz çorbalardan değildi.Salçasız,suyun içine bezelye ve küp küp doğranmış patates işte :) Onlar da öyle çorba kültürü yokmuş bizim gibi :) Biz de artık lahanalı salata ve diğer gelen yemeklerle karnımızı doyurduk.Yemekteyken Makedonya müzikleri çalıyordu.Biz de müziğe uysada uymasa da oynadık ve halaylar çektik :) Sizin için you tube kanalından bulduğum müziğe benzer müzikler çalıyordu yemekte :)

Ertesi günü sabah kahvaltımızı otelden aldıktan sonra Kosova'ya giriş yaptık.
Kosova, Avrupa’nın güneydoğusunda yer alan bir Balkan ülkesidir. 2008 yılında Sırbistan’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Kosova, Sırbistan tarafından tanınmamaktadır. Kosova’yı 2008’deki bağımsızlık ilanı sonucunda ilk tanıyan ülkelerden biri de Türkiye olmuştur. Ülkenin, Sırbistan ve Arnavutluk’a olan sınırının yanı sıra aynı zamanda Makedonya ve Karadağ’a da sınırı bulunmaktadır.
Bu kısa bilgiden sonra gelelim bize :)) Program yoğun olduğu için her otelde sadece bir gece konakladık.Valizleri çok açmadan yollara devam etmeyi yeğledik :)

Bu fotoğrafta gördüğünüz yer, Priştine.Verilen serbest zamanda bir ara kaybolduğumuzu düşündüm :) Zeycan'ının da benim de yön tayinim biraz zayıf.Tur rehberimiz Kadri beyi görünce gözlerimiz ışıldadı :)
Priştine'de   19. yüzyıldan kalma Saat Kulesi’ni Gërmia Parkı’nı, Kosova Müzesi’ni, Osmanlılar'ın 15. yüzyılda yaptırdığı Fatih Sultan Mehmed Külliyesi’ni, özgün iç süslemeleri ile öne çıkan 18. yüzyıl eseri Yaşar Paşa Camii’ni gördük.

389 Kosova Muharebesi sonucu Kosova Ovası'nda şehit düşmüş Osmanlı Padişahı I. Murad Hüdavendigâr'ın Türbesi’ni ziyaret ettik.
Sultan 1. Murad 1389 yılında Sırplarla yapılan Kosova Savaşı sırasında düşmanı yenmiş ancak Miloş Obilovliç isimli bir Sırp beyi tarafından hançerle suikast düzenlenerek şehit edilmiştir.Bu ölüm olayını Türkler savaş meydanını gezerken,sırplılar ise bir planlama sonucu Obilovliç tarafından öldürüldüğünü iddia ediyor.Sonuçta  Miloş Obilovliç tarafından öldürülme konusunda herkes hem fikir.Sırplılar tarafından da Miloş Obilovliç çok seviliyor ve saygıyla anılıyor :)

Buraları gördükten sonra Prizen'e hareket ettik.Buradan ayrılmadan önce kaybolduğumuzda girdiğim restoranda çektiğim soyut resimleri de sizlerle paylaşmak istiyorum.

Çok farklı bir tarz değil mi ?Lütfen resim sevenler yorum yapsın bu tablolara da :)) 
Konuyu fazla dağıtmadan devam edeyim :) Prizen'den sonra Arnavutluk'a giriş yaptık.Hızla yolculuğumuzu sürdürüp İşkodra'ya geçtik.Bu arada otobüsümüz de yolu kaybetti ama sonra doğru yolu buldu.Bu süreçte ben biraz uyudum ve biraz da kitap okudum.Gittiğim tura öyle güveniyorum ki eninde sonunda varırız gideceğimiz yere diye düşündüm :)
Gece,İşkodradra'da konakladıktan sonra ertesi gün Budva'ya geçtik.
Bugünlük yazı da bu kadar olsun :) Dilerim siz de benim yazdığım kadar keyif alıyorsunuzdur.Bir sonraki yazıda görüşmek dileğiyle....